[Yureikumo Aoi] Sesini Alçalt

[GM - Shinsei]

Saya yanındaki sağlık görevlilerine bir işaret verip adımlarını yavaşlatıyor, omzunun üzerinden sana dönüyor. Takigakure ekibini sorunca hafif kısık bir sesle konuşuyor. "Hari ile birlikte mühür hattının güney ucunda yakaladıkları kişileri kovalıyorlar. Operasyonun asıl lideri olduğunu düşündükleri ikiliyi orada bastılar. Hala peşlerindeler."

Kaita adını duyunca grupta ince bir sessizlik çöküyor. Taş patikanın çakılları bot tabanlarının altında çıtırdıyor. Birkaç adımlık tereddüdün ardından Toshio hafifçe boğazını temizliyor. "Amcamın eski genin takımında bir Uchiha vardı. Adı K ile başlıyordu. Kaita olabilir. Bir kez çocukken görmüştüm. Şimdi kırkına yaklaşmıştır." Yüzünü buruşturarak hatırlamaya çalışıyor, belli ki emin değil. Saya omuz silkiyor. "Ben tanımıyorum." diyor sadece. Takeshi eliyle saçındaki bandajı sıvazlıyor, hiç yorum yapmıyor.

Kısa yokuşu tırmanıp batı kapısından içeri giriyorsunuz. Kapıcı kuledeki nöbetçiler sizi coşkulu alkışla selamlıyor. Birkaç genç shinobi taş surların üzerinden tezahürat atıyor. Iwagakure’nin akşam ışıkları sedir dumanına karışmış durumda, kokuya ılık ekmek buharı ekleniyor. Alkışların arasından Tsuchikage binasına varıyorsunuz.

Ryuujin mermer holde sizi karşılayıp önden buyur ediyor. Yuvarlak tavanlı odada Tsuchiryu Renga ayakta bekliyor. Gözleri yarı kapalı, yine de zorla dik duruyor. Sırayla el sıkıyor, sonra sizi oturtmadan konuşmaya başlıyor. "Köyümüzü büyük bir tehlikeden kurtardınız ve bunu asla unutmayacağız. Size… size bir ödül…" Sözleri sallanıyor ve adamın çenesi göğsüne düşüyor.

Tam o anda yan kapıdan Ryuujin içeri dalıyor, adımlarını masaya doğru hızlandırıyor. Avucunu taş yüzeye indirince Renga irkilerek doğruluyor, gözlerini kırpıştırıyor. "Her birinize 60.000 Ryo takdim edeceğiz. Normalde maliyeti Konoha karşılardı fakat sizi kurtarıcılarımız olarak onurlandırmak bizim borcumuz. Konoha bir kuruş ödemeyecek."

Bir görevli sırayla koyu kırmızı zarflar dağıtıyor. Zarfını aldığında deri kesenin iç yüzünden yeni basılmış paraların toz kokusu geliyor. Renga gözlerini sana çeviriyor, yorgun ama dikkatli bakışını senin ve arkadaşlarının üzerinde gezdiriyor. "Yorgun olduğunuzu biliyorum. Dönmek isterseniz seyahatinizi de biz karşılayacağız. Yürüyerek gitmenizi istemem. Fakat birkaç gün daha kalırsanız büyük kış bayramımız başlıyor. Bizimle kutlamaya katılmanızdan onur duyarız. Karar sizin."

Tam o esnada ağır kapak bir kez daha itiliyor. Hari içeri giriyor, kolunda hafif sıyrıklar var, ardından Ayame ile Ren adım atıyor. Arkalarında iki Iwa görevlisi çelik kelepçeli iki maskeliyi sürüklüyor. Hari kısaca selam veriyor. "Operasyon tamamlandı. Liderler elimizde." diyor.

Oda bir anlığına sessizleşiyor, herkes bakışlarla birbirine danışıyor. Tsuchikage sana ve ekibine kararı tekrar hatırlatıyor gibi gözlerini üzerinde tutuyor. Bayramda kalmak, hemen Konoha’ya dönmek ya da önce Takigakure ekibiyle sorguya katılıp sonra karar vermek. Geceyi hangi adımla başlatacağınız sana kalıyor.

[Yureikumo Aoi]

Saya, Takigakure ekibinin hattın diğer ucundaki düşmanların peşinden gittiklerini söylediğinde Aoi rahatlayarak derin bir nefes verdi. Başlarına bir şey geldiği konusunda endişelenmişti. Uchiha Kaita konusunda ise kimsenin bir bilgisi yoktu. Yalnızca Toshio böyle bir ismin ona tanıdık geldiğini, amcasının eski genin takımındaki Uchiha olabileceğini söylemişti. Bu yalnızca bir ihtimaldi elbette. Kimse bu ismi neden sorduğunu sorgulamamıştı bu yüzden Aoi konuyla ilgili daha fazla açıklama yapmadı. Boş yere endişelendirmek istemezdi kimseyi.

Iwagakure'den içeri girdikleri anda büyük bir coşkuyla karşılanmak Aoi'yi epey şaşırtmıştı. Alkışlardan utanarak başını eğdi ve o da hafifçe ekip arkadaşlarını ve Iwagakurelileri alkışlamaya başladı cesaretleri ve azimleri için. Ne kadar da sıcakkanlı insanlardı böyle Iwagakureliler. Tsuchikage binasından içeri girip Kage'nin odasına girdiklerinde Renga'nın ayakta olduğunu gördüler. Gözlerini zorlukla açık tutuyor gibiydi. Muhtemelen onu son gördüklerinden beridir hiç uyumamıştı. Artık operasyon başarıyla tamamlandığına göre o da güzel bir istirahat çekebilirdi. Kage, köy için yaptıklarından ötürü onları ödüllendirmek istediğini söylemişti. Bu esnada biraz uyuyakalmış olsa da içeri giren Ryuujin sayesinde ayılmış ve ekipten herkese 60.000 Ryo vereceğini ve tüm masraflarının da Iwagakure tarafından karşılanacağını söylemişti. Aoi başını saygıyla öne eğerek teşekkür etti.

Dağıtılan zarflardan kendi payına düşeni kavrayarak minik çantasının içine yerleştirdi. Renga bir kez daha onlara dönerek Konoha'ya dönmek isterlerse seyahatlerini karşılayacaklarını ancak birkaç gün daha kalıp kış bayramlarına katılırlarsa da mutlu olacağını belirtmişti son kez. O esnada kapı açılmış ve Hari içeri girmişti. Görevin tamamlandığını, liderlerin ele geçirildiğini söylemişti. Takigakure ekibi ve Iwa görevlileri arkada iki kişiyi sürüklüyordu. Böylece buradaki işleri resmen sona ermişti. Muhtemelen sırada onları sorguya çekip cezalandırma vardı. Şimdi karar verme zamanıydı. Hemen Konoha'ya, evine dönebilirdi. Bunu her şeyden çok istiyordu. Hem zihnindeki şu Uchiha meselesine de açıklık kazandırmalıydı. Diğer yandan da ev sahiplerinin davetini geri çevirmek saygısızlık olurdu. Üstelik kış bayramı nasıl bir şeydi bilmiyordu. Daha önce hiç katılmamıştı ve bir daha Iwa'ya gelme fırsatı bulamayabilirdi. "Bayramınızı sizinle kutlamaktan onur duyarım." dedi müteşekkir bir tebessümle. Fırsatını bulduğunda da Hari'ye Uchiha Kaita adında birisini tanıyıp tanımadığını soracaktı. Onu tanıma ihtimali olan tek kişi oydu.

[GM - Shinsei]

Tsuchiryu Renga sorusunu ortaya attıktan sonra odada kısa bir kıpırtı oluyor. Natsuchi gülerek kalacağını duyuruyor; bayramda sake fıçılarının gömüldüğü eski töreni kaçırmayacağını söylüyor. Hanabi dirseğini masaya dayıyor, Toshio’ya dönüp "Ağır yaralı çocuk yalnız bırakılmaz, ben de katılıyorum." deyince Toshio hafifçe kızarıyor ama ses çıkarmıyor. Tora köy muhafızlarına yardım bahanesiyle kalmaya gönüllü; Takeshi ise bakışını Saya’ya kaydırıp omuz silkiyor, dönmeyi tercih ettiğini belirtiyor. Ren ve Ayame gözcü timlerini toparlayacaklarını, sorgu tamamlanınca Takigakure’ye döneceklerini bildiriyor. Böylece sen, Toshio, Hanabi, Natsuchi, Tora ve Iwa’lılardan küçük bir tim kalıyor; Hari ise Saya, Takeshi ve tutuklularla konvoy sabah yola çıkacak.

Renga kalanlara yeni misafir odaları hazırlatacağını söyleyip görevlilere talimat veriyor. Kapıdan çıkarken Hari sessizce yanına sokuluyor. Uchiha Kaita’yı sorunca kısa bir yanıt veriyor. "Tanıyorum. ANBU’da bir süre birlikte çalıştık. Son yıllarda cephe görmedi, dosya eğitimi yürütüyor. Polis teşkilatı başkanı olması tartışılıyordu birkaç ay önce." Sözünü bitirip koridora karışıyor, dizginlediği yorgunluk bile disiplininin ardına saklanıyor.

Bir gün sonra kış akşamı çökerken Iwagakure Taş Fener Bayramı başlıyor. Kurak rüzgarlar yer altı ısısından yükselen buharla birleşiyor, köy meydanına yüzlerce oyma taş fener diziliyor. Her fenerin içine lav kırmızısı bir mika parçası yerleştirilmiş, ışık yağsız alev gibi titreşiyor. Sen Natsuchi ve Hanabi’yle birlikte Ateşin Doğumu adı verilen ilk töreni izliyorsun. Yaşlı bir rahip zemin kayasına çakmak taşı vurarak kıvılcımı sedir talaşına düşürüyor, ardındaki gençler kıvılcımı sırayla meşalelere, meşaleler taştan çana bakır kaplara taşıyor. Duman sedir ve adaçayı kokusu yayıyor, gökyüzünde pembe çizgiler bırakıyor.

Meydanın kuzeyinde buzdan oyulmuş küçük heykeller sergileniyor. Ren ustalıkla şekillendirdiği zambak kristallerini gösteriyor, sen havadaki ses titreşimlerini duyabilmek için avcunu heykelin içine dayayıp pınar suyunun ince şırıltısını hissediyorsun. Toshio taş bankta oturmuş, elindeki porselen fincanın içine böceklerini bırakmış, böcekler sıcacık pirinç şurubunun üzerinde minik halkalar çiziyor. Hanabi bunu görünce sesli gülüyor, Toshio kızarıp başını kayaya gömüyor fakat gülüşü bastıramıyor.

Gece yarısına yaklaşırken Natsuchi seni Sur Taşı Yolu’na götürüyor. Burada taştan çanlara tahta tokmaklarla ritim vuruluyor, her vuruşta çan tepelerinde ince buz parçaları hoplayıp ateş kıvılcımı gibi parlıyor. Sen de ritme katılıyorsun. Natsuchi fazla sake içmekten kısılmış sesiyle senin fal desteni soruyor, taş basamakta oturup kartlarına bakıyorsunuz.

Üçüncü sabah yola düşme vakti geliyor. Şafak az bulutlu, taş zirveler şeftali rengine bürünmüş. Ryuujin konvoy için sağlam kış arabaları hazırlatmış, sen ve Toshio iki Iwa refakatçisiyle aynı arabaya yerleştiriliyorsunuz. Natsuchi kapı girişinde kollarını göğsünde kavuşturup uğurluyor, Hanabi elini sallıyor. Tora gülerek "Bir dahakine Konoha'dan hediyelik eşya getirmeyi unutmayın he!" diye bağırıyor. Atlar kare düzlüğe çıkıyor, araba ilerliyor. Köy kapısı geride kalırken sen cebindeki kırmızı zarfa bakıyorsun; ardından Hari’nin sözleri aklına düşüyor. Uchiha Kaita. Karşındakiler bir süre sessiz, yalnız tekerleklerin taş yolu tırmalayan sesi var. Bir noktada kuzguni bir karga havalanıp kış güneşinin altına dalıyor, kanatlarının ucunda spiral gibi kıvrım oluşuyor. Daha soruların bitmedi, ama dönüş yolu saat gibi işliyor, güneş yükseliyor, yokuşlar arkanıza düşüyor. Iwagakure fenerleri gözden kaybolduğunda geriye bir sonraki adım kalıyor. Konoha’ya döndüğünde Uchiha Kaita’yı bulmak.

Off Topic

Konu sonlanmıştır!

Ödüller:

• 60.000 Ryo

• 40 SP

Ödüllerinizi imzanıza eklemeyi unutmayın.