Genel
İsim: Kirigami MiiYaş: 12
Cinsiyet: Kadın
Boy: 1.64
Kilo: 52
Saç ve Göz Rengi: Yeşil ve Mavi'ye boyanmış saçlar, siyah göz.
Genel Görünüm: Uzun, yeşil ve mavi renklerinin uyumuyla boyanmış saçlara sahiptir. Amegakure'de yeteri kadar güneş bulunmamasından ötürü oldukça beyaz bir ten rengine sahiptir. Dış görünüşüne oldukça önem verdiğinden ötürü oldukça bakımlıdır. Sol kulağında ufak bir shiruken şeklinde kağıttan yapılmış küpe bulunmaktadır fakat sıradan bir küpe kadar sağlamdır.
Bilgiler
Köy: AmegakureElement: Doton
Rütbe: Genin
Yatkınlık: Kanchi
Detaylar
Kişilik: Mii, sanat ile kafayı bozmuş narsistik bir kişiliğe sahiptir. Dünya üzerindeki her şeyi birer sanat eseri olarak görmekte ve daha iyisini yapmak için çabalamaktadır. Her ne kadar bir Kirigami olsa da asıl tutkusu resim çizmektir. Boyaların ahenk içerisinde yüzdüğü resimler yapmaktan büyük keyif alır.Kirigami sanatındaki yeteneklerinin erken keşfedilmesinden ötürü çevresi kendisinden büyük bir beklenti içerisine girmiştir fakat hiçbir zaman bu beklentileri karşılamak gibi bir niyeti olmamıştır. Diğer insanların fikirlerine kulak asmaktansa doğru bildiği yolda ilerlemeyi tercih eden birisidir. Onun için fikirleri kıymetli olan tek kişi ikiz kardeşi Yuu'dur.
Kaçırıldıktan sonra ailesi ile olan ilişkileri eskisinden daha da sıkılaşmıştır fakat bu sadece dışarıdan bakıldığında böyle gözükmektedir. Kayıp olduğu vakitte ailesinin hiçbir şey yapmadığını düşünmekte ve onlardan nefret etmektedir. Tabii ki Yuu burada istisnadır. Kardeşine olan sevgisi dünyadaki her şeyi bir kenara bırakmasına vesile olabilecek kadar fazladır.
Mii'nin empati duygusu tamamen körelmiştir. İnsanların acısını görebilir ve analiz edebilir, ancak hissetmez. Onları birer araç, ham madde olarak görür. Onun için öldürmek, yalnızca bir sanat eserini tamamlamak gibidir.
Mükemmel insan rolünü oynamakta oldukça yeteneklidir. İnsanları kolaylıkla etkisi altına alabilir. Çekici, zeki ve kültürlüdür. Kendini bir dahi olarak görür ve insanları onun oyununa çekmenin bir “hak” olduğunu düşünür.
İnsanların çaresizlik anlarındaki saf, ham duyguları izlemekten garip bir haz alır. Korkuyu sanata dönüştürme fikri ona ilham verir. Kurbanlarının korkularını bir "tuvale yansıyan renkler" gibi tarif eder. Her detayı önceden planlar. İz bırakmamak, ona göre kusursuz bir kompozisyon yaratmakla eşdeğerdir. Cinayet sahnelerini, tiyatro sahnesi gibi tasarlar. Her öldürdüğü kişi, onun zihnindeki büyük eserin bir parçasıdır.
Sanatsal bir geçmişi olduğu için, kurbanlarını öldürmeden önce ve sonra onların fiziksel ve psikolojik hallerini bir sanat eserine dönüştürmeyi hedefler. Kurbanların son ifadelerini ya da beden pozisyonlarını “heykel estetiği” ile bağdaştırır. Bütün bunlara rağmen Mii, kendisini bir cani olarak görmez. Aksine, dünyanın kusursuzluğu bozduğunu ve kendisinin bu bozulmuş düzeni temizlemek için var olduğunu düşünür. İnsanları öldürmek, onun için bir çeşit yüksek ahlaki görevdir.
En büyük sanat eserini Wii'yi öldürerek gerçekleştirebileceğini düşünmektedir. Wii ile her ne kadar ağabey-kardeş ilişkisi içerisinde olsalar dahi Mii içten içe ondan nefret etmektedir. Bunun sebebi Wii'nin talepkar ve disiplinli kişiliğidir. Bu sebepten ötürü öldürmek istediği bir numaralı kişi Wii'den başkası değildir.
İlgi / Hobi: En büyük hobisi resim yapmaktır fakat genel olarak bütün sanatlara ilgisi bulunmaktadır.
Özgeçmiş: 7 yaşına kadar sıradan bir çocuk gibi büyütülmüştü. Ailesi tarafından pohpohlanmış, akranlarıyla bolca zaman geçirmiş ve oyun oynamıştı. Sıradan çocuklardan tek farkı resim yapmaya olan tutkusuydu. Doğduğu andan itibaren sürekli olarak bir şeyler çizmekteydi. Sahip olduğu yetenek aile sınırlarını aşarak Amegakure içerisinde yankılanmaya başlamıştı. Henüz 7 yaşından birkaç gün almış olmasına rağmen Kirigami ailesinin düzenlediği sergide çizdiği resimler insanlarla buluşuyordu. Normal şartlar altında oldukça iyi bir şey olarak yorumlanabilecek olmasına rağmen Hideo ile tanışmasından sonra her şey değişmişti.
Hideo kendi halinde ufak bir ressam olarak Amegakure'de yaşamakta olan, 30'lu yaşlarının başında genç bir adamdı. İnsan porteleri çizmekle ünlenmiş olan bu adam, dışarıdan bakıldığında mükemmelliğin vücut bulmuş hali gibiydi. Sahip olduğu kültür ve zekayla çevresindekileri kolayca etkisi altına alabiliyordu. Lakin onun karanlık kişiliğinden kimse haberdar değildi.
Mii'yi gözüne kestiren Hideo, dışarıda arkadaşlarıyla oynadığı bir vakitte onu kaçırmıştı. Kirigami ailesinin liderinin çocuğunun güpegündüz kaçırılmış olması köyde büyük bir yankı oluşturmuş olmasına rağmen uzun bir süre bulunamamıştı.
Mii henüz 7 yaşındayken kaçırıldı. Hideo, bu çocuğu sıradan bir kurban olarak değil, potansiyel bir "yaratıcı çırak" olarak görmüştü. Mii’nin olağanüstü sanatsal yeteneklerini fark etmiş ve onun zihnini şekillendirebileceğine inanmıştı. Hideo'nun dünyasında Mii, kusursuz bir sanat eserini tamamlamaya yardımcı olacak bir araçtı.
İlk günlerde Mii, yaşadığı travmanın ağırlığıyla donup kalmıştı. Hideo, onu korkuyla kontrol etmeyi değil, sanata olan ilgisini kullanarak etkilemeyi seçti. Ona resim sanatındaki ustalığını geliştirme fırsatları sundu, ama aynı zamanda Mii'yi kendi karanlık felsefesine alıştırmaya başladı: "Her şey bir sanat eseridir. Her eser, iz bırakmalıdır." Hideo'nun etkisi altında, Mii’nin empati duygusu zamanla köreldi.
Hideo'nun talepkar ve baskıcı tavrı, Mii’nin içinde ona karşı büyüyen bir öfke tohumunu ekmişti. Ancak, aynı zamanda Mii, bu disiplinin kendisini nasıl daha yetkin bir sanatçı yaptığını da fark ediyordu. Bu çelişki, Mii'nin zihninde hem bir hayranlık hem de derin bir nefret duygusu yarattı.
Hideo ile geçirdiği dört yıl boyunca onun cinayetlerine defalarca kez şahitlik etmişti. Kaçmadan hemen önce Hideo tarafından zorlanarak kendi yaşıtı iki çocuğu öldürdü. Minik kız korkudan titremeyi beklerken yüreğinin daha önce hiç olmadığı kadar sakin olduğunu fark etti. Kurbanlarının kanları kağıda dönüştürmüş olduğu vücudunu kızıla boyarken yüzünde kocaman bir gülümseme vardı.
Mii, 11 yaşına geldiğinde Hideo'nun dikkatini dağıtarak kaçmayı başardı. Polis kuvvetlerine teslim olan Mii, yaptığı ihbarla birlikte yıllardır cinayet işleyen seri katil Hideo'nun da yakalanmasına vesile oldu. Hideo her ne kadar genç kızın da onunla birlikte cinayet işlediğini belirtmiş olsa da üstün rol yetenekleri ve ailesinin prestiji sayesinde herhangi bir suçlamaya hedef olmadan kurtulmayı başardı.
Ailesi, Mii’nin dönüşünü büyük bir coşkuyla karşıladı, ancak Mii bu sevgiyi sahte buluyordu. Ona göre, ailesi onu geri almak için hiçbir şey yapmamıştı. Sadece kardeşi Yuu, bu duyguların dışında kalıyordu. Yuu, Mii’nin gerçekten bağ kurabildiği tek kişiydi.
Mii, ailesine olan nefretini gizledi ve mükemmel çocuk rolünü başarıyla oynadı. Geri döndükten sonra dışarıdan ideal bir birey gibi görünüyor, ancak iç dünyasında sürekli bir kontrol ve öfke çatışması yaşıyordu.
Kaçışından sonra Mii, yeteneklerini daha da geliştirdi. Kirigami klanı içerisinde adını duyurdu, ancak bu başarı onun için yeterli değildi. İnsanların beklentilerini hiçe sayarak, tutkusu olan resim sanatına yöneldi. Boyaların kaotik dansı, onun için dünyayı düzenlemenin bir yolu haline geldi. Mii, eserlerinde yalnızca duygusal yoğunluğu değil, aynı zamanda içindeki karanlık tutkuları da yansıttı. Elbette karanlık tutkularıyla çizmiş olduğu resimleri diğerlerine gösteremezdi, bu sebepten ötürü onları saklamayı tercih etti.
Kısa bir rehabilitasyon sürecinin ardından akademiye katılarak shinobilik hayatına başladı. Mükemmel öğrenci rolüne hala devam ediyor olmasına rağmen içerisindeki caninin ne zaman kendini ortaya çıkartacağı büyük bir merak konusuydu.
Eşya
Başlangıç Eşyası: Ufak iki adet not defteri. Birinci not defterinin ön kapağına bir patlayıcı parşömen yerleştirilmiştir, önden açıldığı takdirde patlamaktadır fakat önce arka taraftan açıldığı takdirde parşömene dokunmadan ilk sayfaya erişilebilmektedir. Düşüncelerini ve planlarını yazdığı defter budur. İkinci not defterinde ise herhangi bir değişiklik bulunmamaktadır. Bu not defterine genellikle resim çizmektedir.Eşya Görünümü: İki not defterininde dış kapağında kendi ismi ve altında da büyük harflerle "SAKIN DOKUNMA!!" yazmaktadır.
