[Yureikumo Aoi] Iwagakure Meselesi
Posted: Thu Jan 30, 2025 11:36 pm
► Show Spoiler
Falında çıkan karta göz atıp derin bir iç çektikten sonra destesini dizerek eşyalarını hazırladı. Dışarıda gün daha yeni ağarmaya başlamış, kuşlar uykularından uyanıp cıvıldaşmaya başlamışlardı. Sabahın sisi henüz dağılmamıştı. Serin bir meltem esintisi yüzleri yalayıp geçiyordu. Aoi ağaçlarla çevrili evinden ayrılıp köyün merkezine doğru ilerlerken burnunun ve kulaklarının hafifçe üşüdüğünü hissetmişti. Bugünün falı İmparator, güç ve otoriteyle ilgili bir karttı. Hokage'yi ziyaret etmesi gerektiğini gösteren bir işaretten başka bir anlama geliyor olamazdı. Bir görev aldığı için değil, bir görev talebi olduğu için ziyaret edecekti onu. Keita ile Morino Köyü için göreve çıktıkları gün, Iwagakure ninjaları tarafından pusuya düşürülmüşlerdi. Hokage onlara Iwa hakkında şüpheleri olduğundan bahsetmişti. Onlara saldıran ninjaların, Tsuchikage ile fikir ayrılığına düşen klanlardan birilerinin mensubu olabileceğini düşünüyordu. İşin aslı, onlardan birini canlı ele geçirip konuşturamadığı için pişmanlık hissediyordu. İsimlerini dahi öğrenememişti. Bu işin kimin altından çıktığını öğrenmesi gerekiyordu. Bu yalnızca kendi klanının adını kurtarmak için değil, Konoha'yı güvende tutmak için de yapması gereken bir şeydi. Onların o gün başına gelen şey, bir başka gün bir başka shinobinin başına gelebilirdi. Iwa ninjaları amaçlarının Iwagakure gözünde Konohagakure'nin adını kirletmek olduğunu söylemişlerdi. Büyük bir plan döndüğü belliydi. Onlara saldıran grup her şeye hazırlıklıydı. Aoi de hazırlıklı olmalıydı. Gözünü dört açmalı, gerekirse tek gözü açık uyumalıydı.
Zihnindeki fırtınaların eşliğinde köy merkezine ilerledi. Henüz dükkanların kepenkleri bile indirilmemişti. Etrafta mahmur gözlerini ovuşturarak işinin başına geçmeye hazırlanan birkaç esnaf dışında neredeyse kimse yoktu. Akademi öğrencileri bile büyük ihtimalle henüz yataklarından yeni kalkmışlardı. Aoi özellikle gözlerin çok üzerinde olmayacağı saatlerde dışarı çıkmaktan hoşlanıyordu. Ne kadar az kişiyle karşılaşırsa kendini o kadar güvende hissediyordu. Zorunda kalmadıkça hareketli saatlerde etrafta görünmekten çekinirdi. Hiçbir şeyle oyalanmadan hızla Hokage'nin binasına doğru ilerledi. Bu saatte ofisinde oluyor muydu bilmiyordu. Tok bir şekilde üç kere kapıyı tıklattı. Hokage içerideyse ve girebileceğini söylerse hemen konuya girecekti. "Yuukon gününüzü şen eylesin Shigure Bey. Nasılsınız? Iwagakure hususunda görüşmek için geldim. Sizinle yeniden iletişime geçmemi talep etmiştiniz. Bugünkü falımda İmparator çıktığından bugün sizinle bu konuyu görüşmem için Yuukon bana bir mesaj gönderdi diye düşündüm. O gün de Şeytan çıkmıştı hatırlarsanız. Bence fallarım tutuyor. Kendimi bu konuda geliştiriyor olabilirim. Sizin falınıza da bakmamı ister misiniz?" Tüm bunları tek nefeste pat pat söyleyecekti her zaman yaptığı gibi. Hokage içeride değilse o gelene kadar kapı önünde onu bekleyecekti.
Zihnindeki fırtınaların eşliğinde köy merkezine ilerledi. Henüz dükkanların kepenkleri bile indirilmemişti. Etrafta mahmur gözlerini ovuşturarak işinin başına geçmeye hazırlanan birkaç esnaf dışında neredeyse kimse yoktu. Akademi öğrencileri bile büyük ihtimalle henüz yataklarından yeni kalkmışlardı. Aoi özellikle gözlerin çok üzerinde olmayacağı saatlerde dışarı çıkmaktan hoşlanıyordu. Ne kadar az kişiyle karşılaşırsa kendini o kadar güvende hissediyordu. Zorunda kalmadıkça hareketli saatlerde etrafta görünmekten çekinirdi. Hiçbir şeyle oyalanmadan hızla Hokage'nin binasına doğru ilerledi. Bu saatte ofisinde oluyor muydu bilmiyordu. Tok bir şekilde üç kere kapıyı tıklattı. Hokage içerideyse ve girebileceğini söylerse hemen konuya girecekti. "Yuukon gününüzü şen eylesin Shigure Bey. Nasılsınız? Iwagakure hususunda görüşmek için geldim. Sizinle yeniden iletişime geçmemi talep etmiştiniz. Bugünkü falımda İmparator çıktığından bugün sizinle bu konuyu görüşmem için Yuukon bana bir mesaj gönderdi diye düşündüm. O gün de Şeytan çıkmıştı hatırlarsanız. Bence fallarım tutuyor. Kendimi bu konuda geliştiriyor olabilirim. Sizin falınıza da bakmamı ister misiniz?" Tüm bunları tek nefeste pat pat söyleyecekti her zaman yaptığı gibi. Hokage içeride değilse o gelene kadar kapı önünde onu bekleyecekti.